31 Aralık 2009 Perşembe

MUTLU YILLAR / HAPPY NEW YEAR !!!!



Herkese merhabalar 2009'un son yazısını işte karşınızda :))) 2009 ne yazık ki zor bir yıl oldu çoğu kişi için, ama unutmayın olumlu düşünün olumlu olsunn!!!

Siparişlerden yorulduğum için evde ailece yiyeceğimiz yılbaşı yemeğinde ne yazık ki büyük bir pasta yapmaya üşendiğim için yukarıdaki cupcakeleri yaptım. Üzerinin süslemesini buradan görerek yaptım. Tarifine ise buradan ulaşabilirsiniz.




2010 YILINDA SİZLERE 12 AY MUTLULUK, 52 HAFTA EĞLENCE, 365 GÜN BAŞARI, 8760 SAAT SAĞLIK, 52600 DAKİKA ŞANS, 31536000 NEŞE VE İSTEĞİNİZ HER ŞEYİN GERÇEKLEŞMESİNİ DİLERİM. MUTLU YILLARR!!!:))))

24 Aralık 2009 Perşembe

HOHOHOOOOOOOO!!!!!



Yeni Yıl yaklaşıyor, kurabiye siparişleri de artıyor haliyle... Bunlar da sevgli Noel Baba ve arkadaşları... Kurabiyemiz portakallı olarak hazırlandı ve üzeri şeker hamuru ile süslendi.


7 Aralık 2009 Pazartesi

SÖZÜMÜ TUTMA VAKTİ VE PASTAMIN TARİFİ...



Bu yazıyı yazmak çok zor benim için, babacığımın ardından canım hiç bir şey yapmak istemiyor ama verdiğim sözler vardı ve "Babamın Kızı" olarak bu sözleri tutmam gerekiyordu. Sonuçta bütün siparişlerimi bitirdim ve teslim ettim. Ama sizlere vermiş olduğum bir söz vardı; eğer babacığımın kötü haberini almamış olsaydım doğum günü pastamın tarifini ertesi gün yayınlayacaktım. Şimdi de bu sözümü tutma sırası ve doğum günü pastamın tarifi:


Pandispanyasını Peggy Porschen'in Victoria Sünger Kek'i olarak yaptım. Gerekli malzemeler:



*400 gr oda sıcaklığında tereyağı

*400 gr şeker

*8 adet orta boy yumurta

*300 gr un

*100 gr kakao

*100 gr bitter çikolata


Yumurtaları 2 katı olana dek iyice çırpalım. Tereyağını(oda sıcaklığında) ve şekeri krema gibi olana kadar çırpalım. Bitter çikolatayı benmaride eritelim; un ve kakao'yu bir kaba eleyelim. Tereyağlı karışıma yumurta, çikolata, kakaolu unu sırasıyla ekleyip, iyice karıştıralım. Bayağı katı bir karışım elde edeceğiz ve hazır olan karışımımızı pandispanya kalıbına koyalım üzerini düzeltip 200 derece önceden ısıtılmış fırında 20 dakika pişirelim.


Pastanın kremasını da Emel Başdoğan'ın kitabından aldım. Malzemeler:



* 225 gr toz şeker ( 1 su bardağı)

* 75 gr nişasta (1/2 su bardağı)

* 15 gr un ( 2 yemek kaşığı)

* 750 ml süt ( 3 su bardağı )

* 2 yumurta

* Vanilya özütü ( 5- 10 damla )

* 1 su bardağı krema ( karton krema )


Toz şeker, un ve nişastayı bir tencerede karıştıralım. Süte karıştırarak ekleyin ve yurutaları sütlü karışımın içine kırarak karıştırın. Tencereyi ateş oturtun. Sürekli karıştırarak koyu uhallebi kıvamında oluncaya dek pişirelim. Ateşten alıp; vanilya özütünü ekleyip tekrar karıştırın.


Hazırladığımız kremayı pastamızın katlarına yerleştirdikten sonra içerisine vişne taneleri ekleyelim; kalan kremayla da pastamızı kaplayalım. Son olarak şeker hamuru ile kaplayıp isteğinize göre şekillendirin. Afiyet olsun... :)




NOT : Beni zor günlerimde yalnız bırakmayan yanımda olan tüm arkadaşlarıma çok teşekkür ederim; hepiniz iyi ki varsınız hepinizin sıcaklığını, enerjisini yanımda hissediyorum tekrar tekrar teşekkürler...

12 Kasım 2009 Perşembe

SEVGİLİ BABACIĞIMA.....


Sevgili Babacığım,
Çok zor oldu senden ayrılmak; hem de çok zor... Daha gündüz arayıp doğum günümü kutlamışken akşamına senden ayrılmış olmanın haberini almak içimi acıtıyor. Bana dünyanın en kötü şakasını, en kötü doğum günü hediyesini verdin. İstemezdin tabii ki böyle olsun biliyorum ama babacığım canım acıyor, içim yanıyor...
Senin çocukların olmaktan çok mutluyuz babacığım, bizlerle her zaman arkadaş oldun; yeri geldi dertleştik, yeri geldi bizlere nasihatlar verdin, ama en çok şakalaştık; hiç istemedin üzülmemizi, zarar görmemizi, incinmemizi; bizim mutluluğumuzla mutlu oldun ve gurur duydun biliyorum babacığım.
Gökyüzünden bize ger zaman o gülümseyen yüzünle bakacaksın ve hep yanımızda olacaksın biliyorum; merak etme babacığım ben ve kardeşim senin çocukların olarak hep dimdik, gururla ayakta duracağız ve her zaman olduğu gibi birbirimize sahip çıkacağız gözün arkada kalmasın....Benim canım babacığım senii çooookkkkk seviyorum ve ne mutlu ki bana seni uğurladığımız gün bir sürü insan vardı ve herkes seninle ilgili anılarını anlatırken öğrendim ki orada bulunan herkese bir iyilik yapmışsın, herkes seni o şakacı, hayatla dalga geçen yönünle hatırlıyor, hatırlayacaklar; seninle gurur duyuyorum babacığım, seni çooookkkkk özleyeceğim.......

9 Kasım 2009 Pazartesi

HAPPY BIRTHDAYYYYYY TTOOOO MEEEE :)))




Bugün benim doğum günüm ve çok güzel geçiyor; dostlarım, arkadaşlarım, ailem ve hayatımda olmasından mutluluk duyduğum bir sürü kişinin güzel dilekleri beni çok mutlu etti. Hepiniz iyi ki varsınız ve süpersiniz.

Bu pastayı da kendime doğum günü hediyesi olarka yaptım, daha önce de yayınladığım Peggy Porschen'ın pandispanya tarifi ve Emel Başdoğan'ın pasta kremasını kullandım ve içerisine de vişne taneleri ekledim.

Tarifleri size yarın vereceğim şimdilik beni doğum günü çocuğu olarak affedin!!! :)))

19 Ekim 2009 Pazartesi

PROF. DR. ÜNSAL OSKAY 1939 - ...

Bir ülkenin yetiştirebileceği en büyük bilim adamı, iletişimci, hümanist kişilik Ünsal Oskay'ı kqaybettik, nur içinde yat mekanın cennet olsun hocam! Senin öğrencin olma ayrıcalığına sahip olabildiğim için çok mutluyum. Bu ülkede ölmesine en çok üzüleceğim, gerçekten büyük kayıp olduğuna inandığım sevgili hocamın ailesine, yakınlarına, dostlarına, öğrencilerine ve tüm iletişimcilere başsağlığı diliyorum.

5 Ekim 2009 Pazartesi

ARDA BEBEK GELDİ :)))

Bu kurabiyeler canım arkadaşım Neslihan'ın yeni doğan yakışıklı oğluşu Arda için yapıldılar. Arda Bebek aramıza hoşgeldin, sana bir ömür boyu sağlık, mutluluk ve başarı diliyorum. Hep gülebildiğin bir yaşam sürmen dileğiyle....


Herkese iyi haftalar...

30 Eylül 2009 Çarşamba

LIEBE HELGA



Bu sade kurabiyeleri Avusturya'lı çok sevdiğim bir arkadaşım için yaptım, kendisi bana Antalya'ya geleceğini ve geldiğinde de arayacağını söylemişti. Ancak sürpriz yapıp çalıştığım otele rezervasyon yaptırmış ve bir baktım karşımda Helga :))) İnanılmaz mutlu oldum, şimdi Helga ile birlikte 14 günümüz var ve sonuna kadar tadını çıkarmayı düşünüyoruz. Akşam eve döner dönmez aceleyle bu kurabiyeleri yapabildim, tek tek paketledim ve güzel bir kutu içinde arkadaşıma sundum; Helga'nın yüzündeki mutluluk ve sevinç görülmeye değerdi. :))) Benim kırmızı saçlım çok mutlu olmuştu ve bu mutluluğunu otelde tanıdığı herkese kurabiyeleri tek tek gösterdi "Bunları bana Eva (Evren demek zor geldiği için) özel olarak pişirdi!" diyerek paylaştı. :)))




Bazen Turizm'den çok sıkıldığımı düşünsem de Halkla İlişkiler Müdürü olarak her gün yeni insanlarla tanışmak, yeni arkadaşlıklar, dostluklar kurmak ve bunları geliştirebilmek çok güzel ve çok önemli benim için. Helga ile 2 yıl önce başlayan arkdaşlığımız güzel bir dostluğa dönüştü ve ne mutlu bana ki çalıştığım her yere peşimden geliyor :))

Hem kurabiyelerimi hem de mutluluğumu sizlerle paylaşmak istedim.

Herkese keyifli, mutlu ve güzel günler dilerim...

27 Eylül 2009 Pazar

CAN BEBEĞİN KURABİYELERİ

Bu cici kurbişler henüz dün aramıza katılan yakışıklı bir erkek çocuğu için yapıldılar.

Kurabiyelerimiz benim vazgeçilmezim olan kakaolu olarak yapıldı ve yine çok lezzetli oldular. Mavi ve kahverengi kombinasyonunu da Sevgili Esra'dan esinlendim, çok da şık oldular.



Can Bebeğe annesi, babası ve ailesi ile birlikte uzun, sağlıklı ve güzel bir ömür diliyorum. Tüm hayatı kurabiyeleri kadar cici ve tatlı olsun!!!


NOT: Ortakcım kızacaksın fotolar için biliyorrum ama sevgili kocişim çok geç gelince yine telefonla çekmek zorunda kaldım. :(((

27 Ağustos 2009 Perşembe

GERİ DÖNDDÜMMMMMMMMMMMM!!!!:)))

O kadar uzun süre geçmiş ki görünce ben bile gözlerime innamadım, hele dün Sevgili Züzü'nün mailini alınca aman Allahım 3 ay olmuş dedim. Bu süre içerisinde beni merak edip de arayan dostlarıma öncelikle çok teşekkür etmek istiyorum. Çalışma hayatına tekrar aktif bir şekilde dönünce(08:30 - 22:00) öncelikle bir alışma dönemi geçirdim, sonra evimi taşıdım vs vs vs... Sonunda da 3 ay gibi bir ara olmuş. Kötü bir şey olmadı. Sadece yoğunluk ama artık her şey düzene girdi gibi. Bu ara yaptıklarımdan ufak bir kesit şimdilik sunuyorum ve Herkese Hayırlı ramazanlar diliyorum..










Kısa bir yazı oldu ama devamı çok yakında.....:))))

24 Mayıs 2009 Pazar

KOLAY POĞAÇA :)))

Poğaça yemeyi çok severim hele de haftasonları eşimle veya diğer aile biraylerimizle yaptığımız kahvaltılarda. Genellikle Pazar kahvaltılarını genellikle dışarıda yaparız. Ancak bu haftasonu evde yapmak istedik ve ben de poğaça denemeye karar verdim. Daha önce de bahsetmiştim bazı bloglar benim için garanti tarifçimdir. Sevgili Ufuk da bunlardan biri. Kesinlikle çok lezzetli olan poğaçaların tarifi şöyle:

Malzemeler;
*125 gr tereyağı (Oda sıcaklığında)
*1 sb yoğurt
*1/2 çay bard.sıvıyağ
*1 tatlı kaşığı tuz
*1 kabartma tozu
*4 sb elenmiş un
*İçine istediğiniz malzemeyi koyabilirsiniz
*Üstüne sürmek için 1 adet yumurta sarısı, susam ve çörekotu.
*1 tatlı kaşığı sirke (orjinal tarifte yok ama ben koydum )

Hazırlanışı;
Tüm malzemeyi güzel yoğurun ve yarım saat kadar dinlendirin.Hamurdan cevizden biraz büyük parçalar koparıp, avucunuzun içinde açın ve içine istediğiniz malzemeyi koyduktan sonra kapatın ve yuvarlayın. Üstüne yumurta sarısı sürdükten sonra susam serpin. 180 derecede ısıtılmış fırında kızarıncaya pişirin. Afiyet olsun. :)))

19 Mayıs 2009 Salı

PROF. DR. TÜRKAN SAYLAN RAHAT UYU...


Bu aralar canım hiçbir şey yazmak yayınlamak istemiyor, 19 Mayıs için bile yazmadım çünkü çok değerli bir Atatürk kızının acısını yaşadık tüm Türkiye olarak. Tam da istediği gibi sessiz, sakin ve dimdik uğurlandı. Kardelenleri onun için ağladı, çocukları onun için üzüldü. Can Dündar'ın da dediği gibi : Utanıyorlar mıdır acaba şimdi? Hani o, ziyaretine gelenleri selamlamak için başını, boynunu sarıp cama çıktığında, “Hayatını örtü düşmanlığına adadı. Ömrünün son döneminde başörtü takmaya mecbur kaldı” diye yazanlar.....

Ruhun şad olsun Türkan Hoca, senin izinde yürüyecek olan milyonlarca genç var yeter kisen rahat uyu, bu ülke sahipsiz değil.







8 Mayıs 2009 Cuma

BONİBONLU KURABİYE


Çocukken en çok sevdiğim renkli çikolatalardı, bunları bir de kurabiyede denemek istedim ve sonuç mükemmel oldu. Hem evdekiler hem de çocuklar severek yedik. Sevgili Burcu'nun sayfasında gördüğüm bu kurabiyelerin tarifi ise şöyle:


* 350 gr un

* 1 çay kaşığı karbonat

* 1 çay kaşığı kabartma tozu

* 250 gr tereyağı (oda ısısında bekletilmiş)

* 300 gr toz şeker

* 1 yumurta ( çırpılmış)

* 1 çay kaşığı vanilya veya 2 damla sıvı vanilya

* az tuz* üzeri için renkli bonibonlar


1. Fırınımızı 180 derecede ısıtalım.

2. Unu, kabartma tozu, karbonatı ve tuzu bir kapta harmanlayalım.

3. Yağ ve şekeri krema kıvamına gelene kadar mikser yardımı ile çırpalım.Üzerine çırpılmış yumurtayı ve vanilyayı ekleyelim. Ve biraz daha çırpalım.

4. Hazırladığımız kuru karışımı yumurtalı karışıma ilave edelim ve yoğurarak hamur haline getirelim.Hazırladığımız hamuru 20 parçaya bölüyoruz.20 adet top şeklinde hamuru yağlı kağıt serilmiş fırın tepsisine aralarında 2 - 3 parmak boşluk bırakarak yerleştirelim.Üzerilerine bonibonları serpiştirelim.

5. Üzerileri altın rengi olana kadar 15 dakika pişirelim.





Herkese mutlu hafta sonları.....

4 Mayıs 2009 Pazartesi

DONDURMA KURABİYE



Öncelikle hala olma sevincimi benimle paylaşan herkese çookkk ama çoookkkkk teşekkür ediyorum. Sonunda istemeye istemeye de olsa bebişimizi bırakıp evime döndüm. Çok zor geldi şimdiden burnumda tütüyor. Yayınlanmayı bekleyen o kadar çok tarif var ki, bu da onlardan biri. Dondurmma şeklindeki bu kurabiye görüntü olarak da tat olarak da o kadar çok sevildi ki tekrar yapmak zorunda kaldık. Kurabiye tarifi sevgili Burçin'den...



Gerekli Malzemeler :



• 200 gr un

• 60gr tereyağı

• 60 gr pudra şekeri

• 1 yemek kaşığı nişasta

• 1 çay kaşığı karbonat

• 1 çay kaşığı tarçın

• 1 çay kaşığı zencefil



Yapılışı:



1. Fırını 180 º C’ye ayarlıyoruz.

2. Oda ısısında yumuşamış tereyağının içine kuru malzemelerin tamamını eliyoruz.

3. Ele yapışmayan bir hamur elde edinceye kadar yoğurup buzdolabında 20 dk. dinlendiriyoruz.

4. Merdane ile 0,5 cm kalınlığında açarak kalıpla kesiyoruz.

5. Önceden ısıtılmış fırında yaklaşık 15 dk. pişiriyoruz.

6. Kurabiyeler soğuduktan sonra şeker hamuru ve süs şekerleri ile tamamlıyoruz.

25 Nisan 2009 Cumartesi

HOŞ GELDİN BUĞLEM BEBEK, EVİMİZE NEŞE HAYATIMIZA UMUT GETİRDİN! :)

Bu hafta gerçekten yoğun bir hafta geçirdim hiç bir şeyle doğru dürüst ilginemedim. Ama tüm haftanın yorgunluğu dün saat 15:30 sularında silindi gitti. Gözlerimden 2 damla sevinç gözyaşı geldi. İlk defa hala oldum, benim minik kardeşim büyümüş ve melekler kadar güzel bir bebeğin babası olmuştu: Buğlem'in babası :)))



Aslında çok şey yazmak istiyorum, yoğun bir duygu seli yaşıyorum ama kelimeler kıfayetsiz kalır ya bazen işte bu da öyle anlardan biri... Anne ve babası ayrılmış 2 kardeş olarak büyüdük biz, babaanne ve dedeyle; annemiz Almanya'da biz Türkiye'deydik. Annem bana hep sen kardeşinin küçük annesisin onu hep koru, ona hem abla hem anne ol, sakın üzme, birbirinize iyi bakın derdi ve her yaz sonu (çünkü annemizi sadece yazdan yaza görürdük) bizi birbirimize emanet ederdi. Ben de belki de bu telkinlerin sonucu kardeşim bir şey istese hemen yapmaya çalışırdım, onu sürekli korumaya çalışırdım. Yani "küçük annelik" yapardım. İşte bundan dolayı ki bizim ayrı bir bağlılığımız vardır kardeşimle. :))) Şimdi küçük annelikten hala olmaya terfi ettim. :))) Hem de misler gibi kokan bir meleğin halası oldum.



Minik bebeğimiz hepimize neşe ve umut verdi. İsmiyle uzun yıllar hep bizimle yaşasın!!!



NOT: Teyzeleri kızımızın resmine bakarken Maşallah demeyi unutmayın olur mu ? ;))



Herkese mutlu haftasonları....:)))

17 Nisan 2009 Cuma

ÇİLEKLİ TART

Öncelikle herkese iyi haftalar diliyorum. Bu hafta yoğun geçen siparişlerin ardından sevgili komşumun tart krizi tutunca oturdum dün akşam bu tartı yaptım tabii gece çekimleri pek istediğim gibi olmuyor ama belki dilimli halini gündüz çekebilirsem eklerim. Komşum Meltem bugün yeni bir işe başladı ve buradan da kendisine başarılar diliyorum bu tart da ona ilk gün hediyesi olsun!!! :)))

Tart tarifini Cafe Fernando'dan aldım ve çok memnun kaldım ve yazılanlara da harfiyen uydum. Kolaylık olması açısından tarifi burada da aynen yazacağım ama siz yine de sevgili Cenk'in sayfasına gidip; püf noktalarını iyice okuyun ve uygulayın sonuç mükemmel olacaktır! :)))

Tart Hamuru Malzemeleri:

* 1 1/2 su bardağı un
* 1/2 su bardağı pudra şekeri
* 1/4 çay kaşığı tuz
* 125 gr tereyağı
* 1 yumurta sarısı

Yapılışı:

* Fırını önceden 190C’de ısıtın.
* Mutfak robotunda unu, şekeri ve tuzu karıştırın. Küp küp kestiğiniz soğuk tereyağı ekleyip minik bezelye büyüklüğünde parçalar haline gelene kadar karıştırın. Yumurta sarısını ekleyin ve biraz daha karıştırın. Bir parşömen kağıdının üzerine hamuru döküp yuvarlak bir top hale getirin. Üzerine bastırarak biraz düzledikten sonra paketleyip hava geçirmeyen bir buzdolabı poşetine koyun ve buzdolabında en az 1 saat dinlendirin. Eğer hemen kullanmayacaksanız, dondurucuda 1 hafta kadar saklayabilirsiniz. Tartı yapacağınız günün önceki akşamından buzdolabı kısmına koyup açabilirsiniz.
* 23 santimlik bir tart kalıbını tereyağlayıp bu hamuru ortasına koyun ve parmaklarınızla kenarlarına ve tabanına eşit şekilde yayın. Aluminyum bir folyoyu ya da parşömen kağıdı tart hamurunun üzerine serip her tarafına yayılacak şekilde birkaç avuç kuru nohutu tepesine yerleştirin ve fırına verin. Bu şekilde 25 dakika pişirdikten sonra nohutları ve folyoyu kaldırıp 8 dakika daha pişirin. Fırından çıkarın ve soğumaya bırakın.

Vanilyalı Krema Malzemeleri:

* 2 su bardağı süt
* 6 yumurta sarısı ( bana biraz fazla geldi azaltılabilir )
* 1/2 su bardağı şeker
* 1/3 su bardağı mısır nişastası, elenmiş
* 1 1/2 çay kaşığı vanilya aroması
* 3 1/2 çorba kaşığı tereyağı, ufak parçalara bölünmüş ve oda sıcaklığında

Yapılışı:

* Ufak bir tencerede sütü kaynama noktasına gelene kadar ısıtın. Orta boy başka bir tencerede (ateşin üzerinde değil) yumurta sarılarını, şekeri ve mısır nişastasını çırpın. Hızlıca çırpmaya devam ederken azar azar kaynar sütün 1/4 su bardaklık kısmını ekleyin (bir defada eklemeyin ve çırpmayı bırakmayın yoksa yumurta sarıları sütün ısısından pişip topak topak olacaktır). Yine çırpmaya devam ederek sütün geri kalanını ekleyin. Orta boy ateşin üzerine alarak hiç durmadan ve güçlü bir şekilde kaynama noktasına gelene kadar çırpmaya devam edin. Kaynamaya başladıktan sonra 1-2 dakika daha çırpıp ateşten alın. Vanilya özütünü ekleyin ve tekrar karışana kadar çırpın.
* 5 dakika bekletip ılınmasını sağlayın. Ardından tereyağ parçalarını yavaş yavaş ekleyip tamamı eriyene kadar çırpmaya devam edin. Eğer kremayı hemen kullanacaksanız buz ve su dolu bir kaba oturtup arada sırada çırparak soğutabilirsiniz. Daha sonra kullanmak üzere hazırlıyorsanız da bir kaba aktarıp üzerine streç film kapayarak (tepesini kremaya bastırın ki arada hava kalmasın böylelikle kremanın tepesi de kurumayacaktır) buzdolabına koyun.
Buzdolabında tazeliğini 3 gün boyunca koruyacaktır.
Tartı bir araya getireceğiniz zaman önce vanilyalı kremayı hamurun ortasına dökün. Bir spatula yardımıyla düzledikten sonra da çileği ve jöleyi döküp servis yapın.


Afiyetler olsun!!!:))) Mutlu haftasonları!!!

13 Nisan 2009 Pazartesi

KİRPİ PASTA

Sonunda geldimmmmmmmmm!!!:))) Tüm koşuşturmacalar, davetler, yemekler vs sonunda bitti. Anneme hoşgeldine gelenler için yapılmış bir pasta bu. Şeker hamuru sevmeyenler için tamamen kremadan yapılmış olan pastanın içi kestaneli ve çikolatalı. Yiyen herkes tarafından çok beğenilen bu pasta görüntüsüyle de gönülleri fethetti. :)))



Bu arada sevgili Didem ve Tatlı Anlar bana Smart blogger ödülü vermişler ben de kendilerine teşekkür ederek bu ödülü tüm blogcu arkadaşlarıma gönderiyorum.

Herkese iyi haftalar diliyorum!!:)))

5 Nisan 2009 Pazar

GELİN DAMAT KURABİYELERİ

Bu aralar blogumla çok fazla ilgilenemiyorum ve bazı arkadaşlarım sitem ediyorlar haklı olarak. Ama çok geçerli bir mazaretim var : Annem Almanya'dan döndü ve biz de hasret gideriyoruz :))). Elbette pasta ve kurabiye siparişlerim var ama daha önce de dediğim gibi siparişlerimin çoğunun fotoğrafını çekmeyi unutuyorum ve dolayısıyla da blogumu güncelleyemiyorum. Ancak bundan sonra bu konuda daha dikkatli olacağıma dair söz verdim ve ne yaparsam yapayım fotoğraflayacağım :)))
Bu gelin damat kurabiyelerini de haziranda evlenecek olan kuzenime örnek göndermek ,için yaptım yanında başka modeller de var ama fotoğafları çok sevmediğim için yayınlayamayacağım.

Bu arada sevgili Sevil çok önemli bir konuya değinmiş ben de kendi cümleleri ile size aktarıyorum: Dünya Otizm Farkındalık Ayı2 Nisan, tüm dünyada otizm konusunda farkındalık yaratmak ve otizm ile ilgili sorunlara çözüm bulmak amacıyla, 2008 yılında Birleşmiş Milletler tarafından “Dünya Otizm Farkındalık Günü” (2nd April World Autism Awareness Day) olarak ilan edilmiştir. 2 Nisan’da başlayan “Otizm Farkındalık Ayı” çerçevesinde tüm dünyada otizmle ilgili araştırmaların teşvik edilmesi ve bilinirliğin artırılarak, erken teşhis ve tedavinin yaygınlaştırılması hedefleniyor.toplumu bilinçlendirmek adına ne olur Destek verin...

Yakında tekrar yayında olacağımmmmmm.....:)))

27 Mart 2009 Cuma

DOMUZCUK KURABİYELER / PIGYY COOKIES

Şimdi sizlere bir soru soracağım : Bu kurabiyeleri kime hediye edersiniz? :)))




Neler düşündünüz bilemiyorum mesela ben olsam bir çocuğa ya da ne bileyim şaka yapmak istediğim bir arkadaşıma hediye ederdim. Biraz da manidar olurdu değil mi? ;)))




Evet sizi daha fazla merakta bırakmayayım, bu sevimli domuzcuklar Sema Hanım tarafından erkek arkadaşı İsmail Bey'e doğum günü hediyesi olarak sipariş edildiler ve az önce İstanbul'a doğru yola çıktılar. :))) Açıkçası hediye kutusunun açılacağı anı çok merak ediyorum. :)))) İsmail Bey'in doğum gününü kutluyor ve mutluluklar diliyorum. Umarım bundan sonraki yaşları kurabiyeleri kadar şirin ve sevimli olur.




Not: Kurabiyeler Coccolat'ın sayfasında görülerek ilham alınmıştır.

25 Mart 2009 Çarşamba

NAR TANESİ ÇOCUK KAMPÜSÜ



Çocuklara pasta, kek, kurabiye yaparken inanılmaz mutlu oluyorum. Onlara özel çalışmak onların yaratıcılıkları ile birleşince daha da güzel oluyor. Antalya' daki önemli çocuk yuvakarından biri olan Nar Tanesi Çocuk Kampüsü ile geçen hafta bir görüşme yaptık ve Deepo alışveriş merkezinde yapacakları tanıtım için kendilerine bir çalışma yapmamı rica ettiler. Çok cici bir tanıtım oldu çocuklar ve onların anne babalarıyla birlikte olmak çok güzeldi. Özellikle okul kurucusu Melike Hanım ile tanışmaktan çok memnun oldum. Sanırım kendileri bir çok başarılı işe adım atacağız.....

22 Mart 2009 Pazar

MİSS GİBİ EV EKMEĞİ :)))



Fırından yeni çıkmış sıcacık bir ekmek, biraz tereyağı, biraz bal, peynir, zeytin ve domates... iKim hayır diyebilir ki... Uzun zamandan beri ekmeğimi kendim yapıyorum ve bundan da çok mutluluk duyuyorum. Ekmek yapma konusunda beni cesaretlendiren sevgili Esra'dır. Etrafımdaki herkes ekmek makinelerinde ekmek yaptığı için bir türlü cesaret edemiyordum fırında yapmaya, acaba nasıl olur diye araştırırken, sevgili Esra'nın evde makinesiz ekmek yapımı tarifini gördüm. O günden sonra da evde sık sık ekmek yapar oldum. O kadar güzel anlatmıştı ki yapamamak imkansızdı. :)) İşte size bu güzel ekmeğin tarifi:
Malzemeler:
* 2,5 tepeleme tatlı kaşığı instant maya
* 1 tatlı kaşığı silme toz şeker
* 1,5 su bardağı ılık süt (sıcak olmasın ve orjinal tarifte su var)
* 3-4 su bardağı un
* 2 tatlı kaşığı silme tuz
* üzeri için susam

Yapılışı:

1. Derin metal olmayan bir kaba un, tuz, toz şeker ve instant maya konur ve iyice karıştırılır.
2. Ilık süt ilave edilip karışım iyice yoğurulur. Ele yapışmaya devam ediyorsa azar azar un ilave edilip ancak toparlanacak kadar bir hamur yapılır.
3. Üzeri bir bezle kapatılık ılık bir yerde iki misli kabarana dek yaklaşık 30-40 dakika bekletilir. 4. Kabaran hamur, kabın içinde toparlanır, az un serpilmiş tezgahta tekrar yoğurulur. Yoğurma işlemi sırasında elle daire şeklinde bastırılıp içinde biriken gazın çıkması sağlanır. Tekrar yoğurulur. 1-2 defa daha bu işlem yapıldıktan sonra hamur iki parçaya ayrılıp unlanmış tezgahta top şekli verilir ve üzerlerini temiz bir bezle kapatılıp 10 dakika beklenir.
5. Süre sonunda her bir hamuru, az unlanmış tezgahta tekrar yoğurup elinizle bastırarak daire şekline getirin. Her bir daireyi bir kenarından rulo yapar gibi içeri doğru kıvırın, bir yandan da avuç içinizle bastırın.
6. Her bir hamura oval ekmek şekli verildikten sonra ılık bir yerde ekmekler iki misli kabarana kadar beklenir.
7. 220 dereceye ısıtılmış fırının en altına ısıya dayanıklı bir kase ya da kap koyulur. Kabaran ekmeklerin üzeri sivri uçlu bir bıçakla verev olarak üç * dört yerinden çizilir, ya da boydan boya tek bir kesik yapılır ve susam serpilir. Fırının içindeki kaba 6-7 tane buz ya da 1 bardak kaynar su koyulur, ekmekler fırına verilir. Üstü ve yanları iyice kızarıncaya dek pişirilir. Sonra da afiyetle yenilir :))) Teşekkürler Esra!!!
Herkese mutlu Pazarlar...:)))

14 Mart 2009 Cumartesi

BROKOLİLİ PON PON BÖREĞİ

Brokoli ile kısa bir süre önce tanıştım, kendisini daha önce medya, semt pazarları ve marketlerden takip ediyor ve çok yararlı olduğunu biliyordum ama nedenini bilmediğim bir şekilde önyargılıydım.(ve normalde hiç de yemek ayırt etmem ) Aman canım zaten karnıbahar vardı ve ben zaten karnıbaharı çok severek tüketiyordum, ne gereği vardı. Her türlü karnıbahar yemeğini zevkle tüketip yaparken bir türlü sıra brokoliye gelmemişti. Sonra bir gün tadına bakayım dedim ve brokoliyle barış anlaşması yaptık. Niye daha önce yemedim diye hayıflandım durdum, o günden sonra en azından haftada 1 kez tüketiyoruz.

Hep değişik şeyler yapmaya çalışıyorum, çünkü henüz eşimle flört halindeler :))) İşte size hafasonu için mükemmel bir alternatif: Brokolili Pon Pon Böreği!!! Sevgili Hatice'nin tarifini biz çok beğendik ve mutlaka denemenizi tavsiye ediyorum. Şimdiden afiyet olsun!!

Malzemeler:

* 16 adet milföy hamuru
* 2-3 yemek kaşığı arpa şehriye
* 1 yemek kaşığı sıvıyağ
* 2 yemek kaşığı süt
* 3 yemek kaşığı ufalanmış beyaz peynir
* 3-4 dal brokoli
* 2 adet havuç
* Tuz
* 1 yumurta
* çörek otu


1. Arpa şehriyeyi kaynar suda yumuşayana kadar pişirin. Pişince sıvıyağ, süt ve peynir ile karıştırın. Brokoliyi saplarına ayırıp kaynar suda 4-5 dakika haşlayıp suyunu süzün.
2. Bu arada milföy hamurlarını çıkarıp çözdürün. Havuçları rendeleyip kendi suyunda pişirin. Sebzeleri şehriyeli karışımla karıştırıp tadını kontrol ederek tuz ekleyin.
3. Yumurtanın beyazını bu karışıma ilave edin. Küçük kek kalıbında yapacaksanız kalıpları yağlayın veya yağlı kâğıt serin. Hamurları büzerek kalıba yerleştirin.
4. Ortalarına harçtan koyun. Kenarlarını bohça şeklimde kapatıp kürdanla tutturun. (Ben tutturmadım, eğer sıkıca kapatırsanız açılmıyor ) Üzerlerine yumurta sarısı sürüp çörek otu serpin. 200C ısınmış fırında yaklaşık 20 dakika pişirin.
Herkese mutlu haftasonları....




11 Mart 2009 Çarşamba

MOR ÇANTA VE DÜNYA KADINLAR GÜNÜ :)))


Aslında gecikmiş bir yazı oldu, bu pastayı 8 Mart'ta yayınlamayı düşünüyordum. 8 Mart Dünya Kadınlar Günü için apartmandaki hanımlara ufak bir davet verdim ve aslında vakit çok kısıtlıydı. Çanta pasta yapmak istiyordum. Misafirler tarafından pastamız çok beğenildi. Ancak şunu belirtmeliyim ki apartmanımızın cici genç kızlarının da bu pastada payları var. Daha doğrusu ben pandispanya, krema ve dış kaplamasını yaptım diğerlerini onlar yaptı. Ve aslına bakarsanız ilk defa şeker hamuru ile çalışmalarına göre çok da başarılı oldular, siz ne dersiniz?


Tüm blogcu arkadaşlarımın geçmiş Kandilini ve Dünya Kaınlar Günü'nü kutluyorum.

Kendinize iyi bakın!!!



NOT: Nunucuğum ben kızlara defalarca hatırlattım ve hazırladım, ama kızlar mor kurdelayı pastaya yerleştirmeyi unuttular :(((( Sen artık onların kusuruna bakmazsın değil mi?

6 Mart 2009 Cuma

ÇİÇEKLİ PASTAMLA MERHABAAA!!!!

Sevgili Meriç Bey ve Feyruz Hanım'ın sipariş ettiği bu pastayla sizlere merhaba demek istedim. Pastamızın içi frambuazlı ve vanilyalı pastacı kreması ile kaplı.

Bu sıcak günlere yakışan sıcacık bir pasta :))))

Bu aralar yoğunluk nedeniyle kimseyi ziyaret edemiyorum lütfen bana kızmayın, en kıza zamanda yine herkese tek tek uğrayacağım. Kendinize iyi bakın!!!

27 Şubat 2009 Cuma

YAMAN ETKİNLİKLER : BANA ÖZEL MİNİ BROWNİLERİM



Evvveettttttttt Yaman Etkinlikler'in Şubat ayı ev sahibesi sevgili Seval ve konusu da 5 Çayına Lokmalık Mini Tatlar. Bu minik Brownilerin de bu etkinliğe çok yakışacağını düşündüm ve minik kek kalıbımda pişirdim. Aslında tamamen doğaçlama oluşan bu tarifin tadı Browni'ye benzediği için bu adı aldı. :)))

Malzemeler:

1 adet yumurta
1 çay bardağı şeker
1 çay bardağı un
1/3 çay bardağı sıvı yağ
2/3 çay bardağı sıvı krema
1/2 tatlı kaşığı vanilya aroması
1 çay kaşığı kabartma tozu
1 yemek kaşığı kakao ( dolu dolu )
Dövülmüş ceviz içi

* Yumurta ve şeker iyice çırpılıp şeker eridikten sonra diğer sıvı malzemeler eklenir ve bir müddet daha çırpılır.
* Kuru malzemeler birlikte elenerek sıvı malzemelerle karıştırılır.( Biraz cıvık bir hamur olacak.)En son ceviz eklenir ve kalıplara paylaştırılır.
* Önceden 170 derece ısıtılmış fırında 10 dk pişirilir. 1-2 saat dinlendikten sonra kalıptan çıkarılır ve servis yapılır. Afiyet olsun!!!
NOT: Fotoğraf gece çekimi olduğu için biraz karanlık bu yüzden affınıza sığınıyorum.

22 Şubat 2009 Pazar

SPIDERMAN PASTASI VE BENİM ÖRÜMCEK FOBİM :)))


Hayatımda en sevimsiz bulduğum hayvandır örümcek, çünkü bu iğrenç yaratık bir keresinde beni ısırdı ve tüm vücudumda su toplandı ve kabarcıklar oluştu, kabarcık dediysem minik bir şey sanmayın abartısız neredeyse her biri avucum kadar vardı. Dolayısıyla çok yakınlarım bilirler ki örümcek konusu açılınca ben bir gerilirim, sıkılırım. Gel gelelim çok sevdiğimiz aile dostumuzun 8 yaşındaki yakışıklı oğlu Eren de tam bir örümcek adam fanatiği :))) Durum böyle olunca da pasta konsepti kendiliğinden belli oldu : Örümcek adammmmm!!!

Benim örümcek adamı sevmemem dışında ufak bir sorunumuz daha vardı ne yazık ki pastamız 8 kişilikti ( ben yine dayanamadım 10 kişilik yaptım ), yani pasta küçüktü ve benim de yapabileceklerim kısıtlıydı. sonunda kafamda konsepti belirledim ve ortaya bu çıktı. Ben her ne kadar sonuçtan memnun olmasam da başta doğum günü sahibi olmak üzere herkes pastadan çok memnundu. Hele Eren'in arkadaşlarından bir küçük vardı ki onun sözleri beni çok etkiledi. Bu küçük bey normalde hiç pasta sevmez ve yemezmiş ancak pastayı görünce tabağının tamamını bitirdi ve zaten bu da herşeye değdi.


İYİ Kİ DOĞDUN EREN!!! HAYATIN BOYUNCA TÜM GÜZELLİKLER VE MUTLULUKLAR SENİNLE OLSUN!!!!


Mutlu bir Pazar günü geçirmeniz dileğiyle....

18 Şubat 2009 Çarşamba

PEYNİR KREMALI PASTA

Her zaman bilgisayarımdaki bilgileri arşivlemek gibi bir huyum vardır, olur da bilgisayarın başına bir şey gelirse bilgilerim uçmasın zor durumda kalmayayım diye. Hele çalışırken beni görseniz bilgilerimi hem 2 adet cdye (biri bilgi işlem md ne emanet verilirdi) hem de flash diskime kaydederim. :))) Bu huyumu da pek severim her zaman faydasını görmüşümdür. Bu da benden size günün tavsiyesi olsun :)))


Bu pasta da yine arşivden. Manevi annem Edith'nin çok sevdiği bir lezzet olan bu pastayı Edith ve Albert'in her gelşinde mutlaka yaparım. Oldukça da pratik olan bu pastayı denerseniz sonuçtan mutlaka memnun kalacaksınız.
Krema çin malzemeler:



- 300 gr sıvı krema

- 250 gr krem peynir

- 1 bardaktan braz fazla pudra şekeri

- 1 tatkı kaşığı limon suyu


* Pandispanyası için ben evde önceden yaptığım pandispanyaların traşlanmış ve kalan kısımlarını kullandım, siz isterseniz hazır kek taban kullanabilirsiniz.


* Pasta kalıbınızın dibine ilk kar pandispanyayı iyice yayın ve hazır kahveli su ile ıslatın.


* Kremayı hazırlamak için de önce pudra şekeri, sıvı krema ve limon suyunu çırpıp krem şanti haline getirin ve en son olarak da krem peyniri ekleyin homojenleşene kadar çırpın.


* Hazırladığınız kremanın 1/4'ini pandispanyanın üstüne döküp, ikinci kat pandispanyayı kapatın. Kalan kremayı da yine hazır kahve ile ıslattığınız pandispanyanın üzerine dökün ve dinlenmesi için buzdolabında 3-4 saat bekletin. Afiyet olsun.


Sevgili arkadaşlarım İlkay, Yaren ve Özlem beni ödüllendirmişler, kendilerine çok teşekkür ediyorum. Kurallar gereği de bu ödülü benim de dağıtmam gerekiyor ancak daha önce de söylediğim gibi ben blog arkadaşlarımın hiçbiri arasında ayrım yapamadığım için bu ödülü herkese gönderiyorum.


Güzel bir gün geçirmeniz dileğiyle...

14 Şubat 2009 Cumartesi

MACARONNNN!!!!

Eveeettt sonunda ben de macaron olayına girdim.:))) Ama ne yalan söyleyeyim çok ama çok korkarak girdim çünkü bu cici kurabiyelerin öncelikle ne olduğunu bilmiyordum ve yapan blogcu arkadaşların çoğu da yapımının oldukça zor olduğunu söylüyordu. Sevgililer Günü siperişlerinden sonra bilgisayar başında biraz daha araştırma yaptım. Bu işin ustasının David Lebovitz olduğunu ancak Türkiye'de de macaron ustasının Zinnur olduğunu öğrendim.

Öncelikle size macaron nasıl bir şeydir onu anlatayım : Kısacası macaron Fransızların acıbadem kurabiyesi!!! İçi dolgulu bezemtrak acıbadem kurabiyesi ve oldukça da lezzetliler. Ama sanırım ben yine de Acıbadem Kurabiyesini daha çok seviyorum. :)))

Çikolatalı Macaron ( David Lebovitz)

Malzemeler :

- 100 gram pudra şekeri
- 50 gram file badem veya badem unu
- 3 yemek kaşığı kakao (25 gr olacak)
- 2 büyük boy yumurta akı (100 gr olacak)
- 5 yemek kaşığı toz şeker (65 gr olacak)

* Öncelikle pudra şekeri, kakao ve file bademleri hepsini robotun parçalayıcı kısmında bir kaç kez havalandırarak döndürün ki birbirleriyle iyice karışsınlar.
* Yumurta aklarını cam bir kasede çırparak köpürtmeye başlayın, köpüklenme olunca da yavaş yavaş toz şekeri ekleyin ve iyice 2-3 dakika mikserle çırpın!!! Kaseyi ters çaevirdiğinizde akmayacak bir kıvama geldiğinde; diğer toz malzemelerin yarısını tahta bir kaşık yardımıyla ekleyip karıştırın. Sonra diğer yarısını ekleyin. İyice karıştırın.
* Sıkma torbanıza 1 cm büyüklüğündeki ucunuzu takın ve karışımı torbaya yerleştirin. Yağlı kağıt serilmiş fırın tepsisine 2-3 cm aralıklarla sıkın.
* Fırın tepsilerini 2-3 defa tezgaha biraz şiddetlice vurun hem dügün olmalarını hem de içerisindeki havaların çıkmasını sağlayacaksınız.
* Tepsideki macaronları 1 saat kadar bekletin elinizle üzerine dokunduğunuzda macaron elinize yapışmıyorsa 175 derece fırında 10-12 dakika pişirin. Soğuyunca yağlı kağıttan alın.
* İçerisine dolgu malzemelerini sürüp birleştirin.

NOT: Ben dolgu malzemesi olarak Nutella ve hazır fındık ezmesi kullandım ama bu işin ustalarının sayfalarında değişik dolgu malzemeleri tarifleri var onları da kullanabilirsiniz.

NOT2: Macaron yaparken mutlaka sabırlı olmak ve tarife birebir uymak gerekiyor.

NOT3: İyi bir macaron mutlaka eteklenmiş olmalı.

NOT4: Mutfak teraziniz yoksa mutlaka edinmelisiniz!!!


Afiyetler olsun!!!

8 Şubat 2009 Pazar

BİR DİLİM DÜŞ 1 YAŞINDAA!!!!


Çocukluğumdan beri tatlı ve pasta yapmaya bayılırdım. Daha 7 yaşındayken televizyonda beze tarifi görmüştüm ve babannemin evde olmadığı bir ara pişirip herkesi şaşırtmıştım. :))) Daha sonra kekler, tatlılar, pastalar vs vs vs... Bendeki bu merak ilerledikçe hep yaptıklarımı birileriyle paylaşmak küçücük bir pastane açmak hayali vardır içimde bir yerlerde. Hayalimdeki küçük pastaneyi ne zaman açabilirim bilmiyorum ama yaptıklarımı sizlerle paylaşmaya tam 1 yıl önce karar verdim. Şubat blogumun doğum günü ve ne kadar iyi yapmışım da blog açmışım, bir sürü güzel insan tanıdım hatta arkadaşalr edindim yüzyüze görüşüp, aileleri ile tanıştığım. Hep birlikte uzun uzun yıllaraaaa......

Gelelim benden haberlerel biliyorum geçen hafta hiç sesim soluğum çıkmadı ama bitirilmesi gereken işlerim vardı ve sonunda bittiler. Çok da keyifli bir hafta geçirdim. Bu pasta ayakkabı seven bir hanım için özel olarak yapıldı. Bu benim ikinci ayakkabılı pasta denemem ancak ilkinin fotoğrafları net olmadığı için koyamamıştım ve bu sefer fırsatı kaçırmak istemedim. :))))




Bu cupcakeler saygın kreşlerden birinin sahipleri olan bir çiftin verdikleri küçük parti için hazırlandı, aslına bakarsanız bu bir ön çalışma sayılırdı ve bu cici cupcakeler sayesinde kendileri ile uzun bir süre çalışma kararı aldık. Her iki taraf için de hayırlı olsun :))))



Benden şimdilik bu kadar, herkese iyi bir hafta diliyorum ve biliyorum ki çoğumuz sevgililer günü nedeniyle yoğun bir dönem geçireceğiz bu nedenle herkese kolaylıklar dilerim. :)))

28 Ocak 2009 Çarşamba

SEVGİLİLER GÜNÜNE ÖZEL


Sevgililer Günü siparişleriniz için önceden iletişim kurun lütfen!Kurabiye buketleri, çikolata buketleri, pastalar ve cupcakeler...





26 Ocak 2009 Pazartesi

YING&YANG KURABİYELERİ



Merhabalar, yaklaşık 1 saat kadar önce annemi Almanya'ya uğurladım. Eve geldim kedimin mamasını verdim ve sonra da hemen bilgisayarıma koştum, yukarıdaki kurabiyeleri sizlerle paylaşmak için. Ying&yang kurabiyeleri ile yabancı bir blogta tanıştım ve hemen yaptım. Tarif olarak klasik kakaolu ve vanilyalı kurabiye tariflerini kullandım. (Burada özellikle tarif vermiyorum çünkü herkesin yaptığı ve çok memnun kaldığı garanti tarifleri vardır. ) Çok şık bir sunumu olan bu kurabiyeler şu an çoook uzaklara doğru yola gidiyorlar. :)))

Bu arada sevgili Kardelen beni mimlemiş mim konumuz ise :
yakınınızdaki ilk kitabı alın
-161.sayfayı açın
-5.cümleyi okuyun
-blog sayfanıza yazın
-en güzel cümleyi yada kitabı seçmeyin sadece en yakınınızdakini seçin
-5 blog arkadaşınıza gönderin




Benim en yakımında hatta başucumda bu sıralar, Steve Andreas ve Charles Faulkner'in NLP Başarının Yeni Teknolojisi. 161. sayfa 5. cümle aynen şöyledir : Eğer onlar kızgınken bir başkası sakinse bu onlara kendilerini daha iyi hissettirir mi?

Burada asıl konu Duygusal Ahenk Geliştirmekle alakalı ve kendi duygusal halleriyle bütünleşmekten sinirlenen insanlarla ahenk yaratma ile ilgili bilgi veriliyor.

Ben de sevgili arkadaşlarım; Tijen, Sibel, Ayşegül, Nino ve Tuğba'yı mimliyorum.



Herkese mutlu haftalar dileğiyle....